Edirne - Türk Psikiyatri Tarih Müzesi
Orta çağda ve batılı ülkelerde ruhlarına şeytan girdi diye Akıl hastaları, insanlık dışı ağır işkencelere
maruz bırakılır, hatta öldürülürlerken, bizimkiler, Edirnede Sultan 2. Bayezit'in 1488 de mimar Hayrettin'e inşa ettirdiği külliyenin DARÜŞŞİFA(akıl hastanesi) bölümünde MÜZİK'le tedavi ediliyorlardı
1640 da bu DARÜŞŞİFA'yı ziyaret eden EVLİYA ÇELEBİ, seyyahatnamesinde: ruh hastalarının burada müzikle nasıl tedavi edildiklerini uzun uzadıya anlatıyordu. Müzikle tedavi, aslında Osmanlı Türk ruh hekimlerinin bir buluşu değildi. Fakat, bilimsel çalışmaları ile ruh hekimliği alanında da, çağdaşlarına göre yüksek düzeye ulaşmış Osmanlı Türk ruh hekimleri, hastaların müzikle tedavi konusunda bir hayli ileri gitmişlerdi. Yine EVLİYA ÇELEBİ'ye göre "müziğin insan ruhu üzerindeki olumlu etkisi konusunda yeteri bilgi ve deneyime sahip Darüşşifanın hekimbaşısı, hastalarına önce çeşitli müzik makamları dinletiyor, kalp atışlarının hızlanıp yada yavaşladığına bakıyor, yararlandıkları uygun melodiyi belirliyor, şikayetleri ve benzer hastalıkları bir araya getiriyor, Darüşşifanın müzik ekibine haftanın belirli günlerine konserler tertipletiyordu. EVLİYA ÇELEBİ, zihni açma, hafıza ve hatırları güçlendirmede İSFEHAN, aşırı hareketli, heyecanlı hastaları sakinleştirmede REHAVİ, sıkıntılı, karamsar durgun ve neşesiz hastalarada KUÇİ makamının iyi geldiğine seyyahatnamesinde belirmişti. Osmanlı Türk Ruh hekimleri tarafından bilimsel anlamda ve başarı ile uygulanan bu MÜZİKLE TEDAVİ günümüz modern psikiyatrisinde bir yenilik olarak gösterilmekte ve üzerinde çalışmalar yapılmaktadır.
|
Bugün 4 ziyaretçi (6 klik) kişi burdaydı! |
|